
İnsanlar belirsizlikler karşısında korkarlar ve kendilerini tehdit altında hissederler. Bu tehdit algısı da insanda olumsuz duygular uyandırır. Hepimizin farklı
korkuları vardır ve bunlarla
baş etmeyi öğreniriz. Oysa ki çocuklar ve korkuları söz konusu olduğunda, onların korkularını çoğu zaman
anlamsız ve
yersiz bulur, korkmamaları gerektiğini söyler, cesur olmalarını bekleriz. Peki çocuklarımıza haksızlık ettiğimizi hiç düşündüğünüz oldu mu? Sonuçta küçücük dünyaları, bu dünyaya ait
anlamdıramadıkları ve
adlandıramadıkları bir çok şey var. Öncelikle
korkunun, oldukça insani bir duygusal tepki olduğunu bilmemiz ve çocukların korkularını
küçümsememiz gerekiyor. Çocuklarımızın korkularını
ifade etmelerine izin vermeli, nelerden korkuttuklarını anlamak için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Korkuları hakkında onlarla konuştuğunuzda önemsendiklerini,
ciddiye alındıklarını hissedeceklerdir. Korkunun normal bir duygusal tepki olduğunu , korkmamanın garip olduğunu, insanların korkuları aracılığıyla kendilerini rahatsız eden durumlarla
baş etmeyi öğrendiklerini, kendimizden örnekler vererek anlattığımızda korkudan korkmamayı öğreneceklerdir. Bu da endişeleri bir nebze dindirecektir. Çocukların korkularının nesnesinin
(karanlık, hırsız, hayalet,
canavar vb) ne olduğunu bilirsek, k
orkularınla baş etme yolunda çocuklarımıza kılavuzluk etmemiz daha kolay hale gelecektir. Örneğin; korkusunun kaynağı
karanlık ise, odasına koyacağımız hoşuna gideceği bir
gece lambası ya da uyuyana kadar yanında kalıp kendisini güvende hissetmesini sağlamamız işe yarayabilir. Eğer hayal ürünü şeylerden korkuyorsa (hayalet, canavar) ki bu somut düşünceden soyut düşünceye geçtiğini gösterir ve genellikle
6 yaş sonrası ortaya çıkar, hayal gücümüzün ürünlerini ortaya koyarak hayaleti, canavarı kontrolümüz altına alabilir, işin içine mizah katarak korku nesnesini
komik hale getirebiliriz. Hayal gücümüzü kullanarak yazacağımız bir
masalda bir takım semboller kullanarak canavarı ya da hayaleti parodiye dönüştürebilir ya da birlikte bir masal yazabilir ve yarattığınız canavarın çocuğunuz tarafından yok edilmesini sağlayabilirsiniz. Çocuğumuzla birlikte
yaratıcı bir dans bulup, yatmadan önce odasında birlikte bu dansı ederek hayaletleri ve canavarların odaya girmesine engel olabilirsiniz. Evde boşalan bir spreyin içerisine su doldurup üzerine hayalet ya da
canavar kovucu yazabilir, (sinek kovucu gibi) uyumadan önce birlikte odasına sıkabilirsiniz.
Tüm bunları yaparken akılda tutmamız gereken bir şeyler ise;
Korktuğu şeyin üstüne gitmesi konusunda zorlamamamız
Sabırlı davranmamız
Akşamdan sabaha sihirli bir değnekle korkularının bir çırpıda geçeceğini düşünmememiz
Kendi korkularımızı çocuklarımıza aşılamamamız
Cezalandırıcı davranışlardan şiddetle kaçınmamız
Çok fazla koruyucu .davranmamamızdır
Bütün bu önerilerin işe yaramadığını ve korkuların çocuğunuzu esir aldığını ve gündelik yaşantınızı etkilediğini düşünüyorsanız, bir
uzmandan destek almanız en doğru yol olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder